Akın Öztürk'ün mahkemedeki ifadesi ortaya çıktı

1 Temmuz darbe girişiminin ana davası başladı. Halk arasından yürütülerek geçirilen darbe girişiminin bir numaralı isimleri için halk büyük tepki gösterdi. İşte yaşanan olaylar ve darbe girişiminin 1 numaralı ismi Akın Öztürk'ün ifadesi.

Yayınlanma:
Akın Öztürk'ün mahkemedeki ifadesi ortaya çıktı

15 Temmuz darbe girişimi esnasında, Genelkurmay Başkanlığı'nda yaşanan eylemlerle ilgili aralarında 'Yurtta Sulh Konseyi' üyelerinin de bulunduğu 221 sanık hakkında açılan davada sanık savunmalarına geçildi. Savunmasını ilk yapan ve darbe girişiminin askeri kanadının bir numaralı sanığı olarak gösterilen Hava Kuvvetleri eski Komutanı Orgeneral Akın Öztürk, suçlamaları kabul etmeyerek, "Bu hain darbe girişimiyle ilgim, hiçbir katkım, hatta haberim bile yoktur" dedi.

Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Sincan Cezaevi Kampüsü içerisindeki salonda görülen duruşmanın öğleden sonraki oturumunda sanık savunmalarına geçildi. Savunmasını ilk yapan Akın Öztürk, "Bayrak, vatan ve ülkem için gerekirse canımı vereceğim yönünde ettiğim yemine halen ölsem dahi sadığım. Böyle bir hainlik suçlamasıyla yargılanmam bana verilebilecek en büyük cezadır. 46 yılını orduya vermiş bir insanım. Bu hain darbe girişimiyle ilgim, hiçbir katkım, hatta haberim bile yoktur. Ben bu rütbe ve yaşa gelmiş bir insan olarak silah arkadaşlarıma silah doğrultacak bir insan değilim. Şehit aileleri ile aynı acıları paylaşıyorum" diye konuştu.

Akın Öztürk'ün Açıklaması

Darbe girişimine katılanların hukuk ilkeleri çerçevesinde, en ağır şekilde cezalandırılmasını kendisinin de istediğini söyleyen Öztürk, kendisiyle ilgili algı operasyonu yapıldığını savunarak, "Henüz ifadem alınmadan basında 'Akın Öztürk itiraf etti' şeklinde haberler yer aldı. Bunlar benimle ilgili yapılan algı operasyonlarının başlangıcıdır. Ankara Çukurambar'da darbecilerle toplantılara katıldığım yönündeki gizli tanık ifadeleri yalan olmasına rağmen basında bunlara doğruymuş gibi verildi" dedi.

Eşim Hasta Diye Akıncı Üssüne Gittim

15 Temmuz günü Ankara'ya geldiğinde, kızının lojmanın olduğu Akıncı Üssü'ne gittiğini ve eşinin hasta olması nedeniyle gece orada kalmaya karar verdiklerini anlatan Öztürk, şunları söyledi: "O gece koruma astsubayım İsmail Keskin telefonla arayıp 'Genelkurmay'da saldırı olmuş' dedi. Bunun üzerine koruma astsubayımı tekrar kaldığım lojmana çağırdım. Kendisinden neler olup bittiğini öğrenmesi için Genelkurmay Harekat Merkezi'ni arattım ancak telefona çıkan subay Mehmet Partigöç'ten bilgi alabileceğimizi söylemiş. Bunun üzerine koruma astsubayım Mehmet Partigöç'le görüştü. İddianamede iddia edildiği gibi ben direk görüşmedim"

Abidin Ünal Git Dedi

Gecenin ilerleyen saatlerinde, İstanbul'da bulunan Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal'ın kendisini aradığını ve neler olup bittiğini öğrenmesini istediğini anlatan Öztürk, "Bunun üzerine lojmandan ayrılarak Akıncı Üssü 143. Filoya gittim. Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'ın da tutulduğu odaya girdim. Burada Akar dışında yanılmıyorsam Kubilay Selçuk, Ömer Faruk Harmancı, Hakan Evrim ve Mehmet Dişli vardı. Genelkurmay başkanı bana, 'bunlar darbe yapmak istiyor, bunlarla konuş ikna et, vazgeçsinler' dedi. Ben de Genelkurmay başkanımızın ifadelerini kullanarak, 'yanlış yaptıklarını, vazgeçmelerini ' söyledim" diye konuştu.

Komik Durumdayım

Sivil kıyafetli olduğu için emir astsubayından üniformasını getirmesini istediğini; ancak yolların kapalı olması nedeniyle üstte kendisi için üniforma ayarlandığını söyleyen Öztürk, "Üniforma kısaydı. Gülünç bir durumdaydım. Bir konsey başkanının böyle bir durumda olması siz değerlendirin. Darbe girişiminin başında olsam bu duruma düşer miydim" dedi.

Silahlı Askerler Bekliyordu

Daha sonra tekrar Genelkurmay Başkanı'nın yanına gittiğini ve darbecilerin kararlı olduklarını söylediğini anlatan Öztürk, şöyle devam etti: "Genelkurmay başkanının sinirleri bozuktu, tedirgindi. Ancak enterne durumda değildi. Dışarıda çok sayıda silahlı kişi vardı. Genelkurmay başkanını darbenin başına geçirilmesi için oluşturulan ekipte olmadığım gibi bu konuda kendisini ikna çabamda olmadı. Bu husus Genelkurmay başkanına sorulabilir. Genelkurmay Başkanının ikna edilmemesi halendi benim Genelkurmay başkanlığına getirileceğim iddia ediliyor. Beni kim ikna etmiş, ben ikna olmuş muyum?"

Damadımla Hiç Görüşmedim

Akın Öztürk, komutanlığı döneminde defalarca bu yapıyla mücadele edilmesi gerektiğini astlarına söylediğini, daha önceki darbelerin ülke üzerindeki etkilerini bilen biri olarak darbe girişiminde yer almasının mümkün olmadığını da dile getirdi. Öztürk, ayrıca Mahkeme Başkanı'nın sorusu üzerine o gece, davanın sanıklarından olan damadı Yarbay Hakan Karakuş'la hiç görüşmediğini de söyledi.

Duruşma, Akın Öztürk'ün çapraz sorgusuyla devam ediyor.

Yaşanan Kargaşa

221 sanığın yargılandığı davanın bir numaralı sanığı Yurtta Sulh Konseyi yöneticisi olduğu iddia edilen Akın Öztürk bulunuyor. Sanıklar, cezaevi kampüsü içinde oluşturulan adliye binasına; her birinin yanında iki askerle birlikte yürütülerek salona getirildi.

Salonda Gerginlik

Duruşma sürerken, müşteki yakınlarından bazıları, sanıklara yönelik sinkaflı sözler sarf etti. Mahkeme Başkanı Dik, özellikle Saliha Arıkan'ın sürekli bağırması nedeniyle dışarı çıkartılmasını istedi. Bu sırada, sanık avukatlarından biri de "Salondan çıkartılsın" deyince müşteki yakınlarının tamamı buna tepki gösterdi.

Şehit yakınları, avukatlara "Teröristleri savunanlar teröristtir" ve "Hepiniz teröristsiniz" diye bağırdı. Duruşma, bu nedenle bir süre durdu. Yaşanan tartışmalar sırasında baygınlık geçiren Saliha Arıkan, sağlık görevlilerinin yardımıyla salondan çıkartıldı.

Akın Öztürk En Önde

Yürüyüş planlaması kapsamında Yurtta Sulh Konseyinin yöneticilerinden olduğu ileri sürülen eski YAŞ üyesi, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk ilk sırada getirildi. Öztürk, diğer sanıklarla birlikte elleri kelepçeli yürütüldü. Sanıkların salona getirilmesi esnasında gazetecilerin görüntü alması için özel bir düzenleme yapıldı. Basın mensuplarının görüntü alabilmesi için sanıklar önlerinden geçirildi.

İdam Çığlıkları

Sanıkların yürütülmesi esnasında kampüs içine alınan bir grup vatandaş, sloganlar atarak, tepkilerini dile getirdi. Ellerinde yanlarında getirdikleri urganları sanıkların üzerine fırlatmalarına izin verildi. Vatandaşlar, "İdam isteriz vatan hainlerine, hainler" diye bağırdılar.

FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında, Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlerle ilgili, sözde "Yurtta Sulh Konseyi" üyelerinin de yargılandığı davaya, bazı tutuklu sanıkların duruşmada hazır edilememesi nedeniyle saat 14.00'e kadar ara verildi

5haber.com  | Ankara

Yorum Yapmak İçin Tıklayınız0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.