Necmettin Erbakan'ın Vefatının 6. Yıl Dönümü

Ünlü saiyasetçi Necmettin Erbakan'ın hayatını kaybetmesinin züerinden 6 yıl yıl geçti. İşte Erbakan'ın başarı ve cefalarla dolu hayatından kesitler.

Yayınlanma:
Necmettin Erbakan'ın Vefatının 6. Yıl Dönümü

27 Şubat Türkiye'nin acı kayıplarından birini yaşadığı tarih olarak öne çıkıyor. 6 yıl önce 27 Şubat 2011 günü, siyasi tarihimizin en büyük liderlerinden Necmettin Erbakan 85 yaşında yaşama gözlerini yumdu.

;Asıl mesleği mühendis olan Necmettin Erbakan, 28 Haziran 1996 ile 30 Haziran 1997 tarihleri arasında yürütmüştür. Başbakanlığı dönemine denk gelen 28 Şubat sürecinde istifaya zorlanan Necmettin Erbakan'a 5 yıl siyaset yasağı getirilmişti.

1921 yılında dünyaya gelen Necmettin Erbakan, Sinop Kadı Vekili Mehmet Sabri ile Kamer Hanım'ın dört çocuklarının en büyüğüdür. Anne tarafı Çerkez olan Erbakan'ın, baba tarafı ise, 19. yy'ın sonlarında Adana'nın Kozan, Saimbeyli ve Tufanbeyli bölgelerinde hüküm sürmüş Kozanoğlu Beyliği'ne kadar dayanır.

Siyasi-Dini İdeolojik anlayışın kurucusu olarak bilinen Necmettin Erbakan bu görüşü Milli Görüş şeklinde tanımlamıştır.

1969'da Adalet Partisi'nden (AP) milletvekili aday adaylığı Süleyman Demirel tarafından veto edildiği için Konya'dan bağımsız aday oldu ve iki milletvekili seçtirecek oy alarak milletvekili seçildi. 17 Ocak 1970'te 17 arkadaşıyla Milli Nizam Partisi'ni (MNP) kurdu. Ancak parti 12 Mart 1971 Askeri Müdahalesi'nden kısa süre sonra, "laikliğe aykırı çalışmalar yürüttüğü" iddiasıyla açılan dava sonunda kapatıldı. Yöneticileri hakkında ise ceza davası açılmadı. 11 Ekim 1972'de MNP kadrolarıyla Milli Selamet Partisi'ni (MSP) kurdu. 14 Ekim 1973 seçimlerinde Milli Selamet Partisi yüzde 12 oy oranıyla 48 milletvekilliği kazandı. Seçimlerden hemen sonra Bülent Ecevit'in liderliğindeki Cumhuriyet Halk Partisi'yle ile MSP arasında kurulan koalisyon hükumetinde devlet bakanı ve başbakan yardımcısı görevini üstlendi. Bu dönemde, Kıbrıs Harekatı'nın yapılmasını savundu. Harekattan sonra adanın tamamının ele geçirilmesini konusunda Ecevit ile görüş ayrılığına düştü. 17 Eylül 1974'de hükumet dağıldı.

Mart 1975'te Adalet Partisi, Milli Selamet Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) ile Cumhuriyetçi Güven Partisi (CGP) arasında kurulan I. Milliyetçi Cephe Hükumetinde devlet bakanı ve başbakan yardımcısı olan Erbakan'ın partisinin, 1977 Genel Seçimleri'inde milletvekili sayısı yarı yarıya düşerek 24'e geriledi. Temmuz 1977'de AP, MSP ve MHP koalisyonuyla kurulan II. Milliyetçi Cephe Hükumetinde yine devlet bakanı ve başbakan yardımcısı oldu. Adalet Partisi'nin Kasım 1979'da kurduğu azınlık hükumetini dışarıdan destekledi. 6 Eylül 1980'de partisinin Konya'da düzenlediği Kudüs Mitinginin 12 Eylül Darbesi'nin sebeplerinden birisi olduğu söylenmiştir.

12 Eylül'de bir süre İzmir Uzunada'da gözaltında tutuldu. 15 Ekim 1980'de 21 MSP yöneticisiyle birlikte 'MSP'yi illegal bir cemiyete dönüştürmek ve laikliğe aykırı davranmak' suçlamasıyla tutuklandı. 24 Temmuz 1981'de serbest bırakıldan Erbakan hakkında, 1983'te hakkında verilen hüküm Askeri Yargıtay'ca bozulduktan sonra beraat etti.

1982 Anayasası gereğince 10 yıl siyaset yapma yasağı aldı. 6 Eylül 1987 halk oylamasıyla tekrar siyasete döndü. 11 Ekim 1987'de Refah Partisi genel başkanı seçildi. Refah Partisi'nin Milliyetçi Çalışma Partisi (MÇP) ve Islahatçı Demokrasi Partisi'yle (IDP) ittifak kurduğu 1991 seçimlerinde Konya'dan milletvekili seçildi.

Milli Görüş Hareketi'nin tarihindeki en büyük başarıyı elde ettiği 1995 seçimlerinde Refah Partisi, aldığı yüzde 21,37 oy oranı ve kazandığı 158 milletvekili ile birinci parti oldu. Doğru Yol Partisi (DYP) ile Anavatan Partisi (ANAP) arasında kurulan kısa ömürlü koalisyon hükümetinin istifasından sonra DYP ile kurduğu REFAHYOL hükümetinde, 28 Haziran 1996'da başbakan olarak göreve başladı. Koalisyon hükümeti başbakanı olarak görevde olduğu 1996-1997 arası 1 yıllık dönemde Türkiye ekonomisi %7,5 oranında büyümüş ve Türkiye'nin GSMH'si Dünya toplamının binde 11,96'sınden binde 12,37'sine yükselmiştir.[11] Yapılan reformlar arasında, kamu kuruluşları arasında havuz sisteminin kurulması ve gelişmekte olan halkın çoğunluğu Müslüman ülkelerden 8 tanesini biraya getiren D8 oluşumu gösterilebilir.

Laiklik ve Atatürkçülük tartışmaları sonucunda, "post-modern darbe" olarak adlandırılan 28 Şubat Süreci ile Erbakan istifa etmeye zorlansa da bu teşebbüs ilk etapta başarıya ulaşamamıştır (Koalisyon 30 Haziran 1997'ye kadar devam etmiştir). 21 Mayıs 1997 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, "yasadışı bazı eylemlerin odağı olmaya başladığı ve bazı üyelerinin laik rejimi hedef alan girişimleri" nedeniyle Refah partisi'nin kapatılması için Anayasa Mahkemesi'ne dava açtı. Başsavcı Vural Savaş, dava ile ilgili yaptığı açıklamada partinin "laikliğe aykırı eylemlerin odağı haline geldiğini ve ülkeyi giderek bir iç savaş ortamına sürüklediğini" belirtti. Dava devam ederken Erbakan, başbakanlık görevini Tansu Çiller'e devretmek amacıyla 18 Haziran 1997'de Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e istifasını sundu. (Kaynak: Vikipedi)

5haber.com  | Ankara

Yorum Yapmak İçin Tıklayınız0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.